EMPATİ NEDİR?
İnsanların en temel ihtiyaçlarından birisi kuşkusuz ki anlaşılma isteğidir. Bir insanın kalbinden, ruhundan geçen duygu durumlarının bir kişi tarafından anlaşılması en büyük arzudur. Tam bu noktada da karşımıza empati kavramı çıkar.
Empati psikolojide adından sıkça söz ettiren ve hakkında bir çok araştırma yapılan bir konudur. Bu araştırmalar ile birçok bilgiye ulaşılabildiği gibi empati konusunda üzerinde uzlaşılamayan bir çok konu da mevcuttur. Peki araştırıldığı ve öğrenildiği kadarı ile nedir empati?
Empati, bir insanın kendisini karşısındaki kişinin yerine koyarak onun duygu durumunu, düşünce yapısını anlamasıdır. Böyle söylendiğinde basit gibi görünen ancak uygulamaya geldiğinde oldukça zorlandığımız bir kavram olan empati denilince tabiki ilk akla gelen kişi Rogers ve onun çalışmaları olur. Çünkü Carl Rogers’a göre kişiyi anlamak kadar anladığımızı karşımızdakine iletme süreci de önemlidir. Öncelikle karşımızdakinin bakış açısıyla olaya bakmaya çalışırız, onun duygu ve düşüncelerini onun yerine kendimizi koyarak anlamaya çalışırız ve daha sonra da bu anladığımızı karşımızdakine yapıcı bir dil ile izah ederiz. Böylece hem anlaşılan kişi hem de empati yapan kişi doyum sağlamış olur.
EMPATİ NE DEĞİLDİR?
Evet, empatinin ne olduğu hakkında bi fikrimiz oldu ancak empati ile benzer bir kavram olan bir de sempati kavramı vardır. Benzerlik diyorum ama sadece kafiyesel, sözsel bir benzerlik. Anlamları tamamen farklıdır. Empati bir insanı anlayabilmektir. Ancak sempati herhangi birine karşı duyulan bir duygusal yakınlıktır. Sempati duyduğumuz kişiyle aynı duyguyu yaşamak vardır. Anlamak önemli değildir sempatide sadece onunla yandaş olursunuz. Ancak empatide asıl amaç anlamaktır. Yani empati aslında iyi bir şey iken sempati her zaman da iyi olmayabilir. Çünkü karşıdaki kişi ile özdeşleşmeye sebep olabilir. Bu da psikolojik danışmalarda istenmeyen bir durumdur.
EMPATİNİN İNSAN İLİŞKİLERİNDEKİ YERİ
Psikolojik danışma sürecinde gerek danışman gerekse danışan açısından oldukça önemli olan empati günlük hayatta da önemli bir yer edinmiştir. Dünyada kavganın, savaşın, insanlar arası anlaşmazlıkların ve suçların arttığı bu dönemlerde en önemli eksikliklerden birisi insanların birbirini ‘anlamaması’ olmuştur. Empatik anlayış insanları birbirine yaklaştırır, iletişimi kolaylaştırır. Kişiye anlaşıldığı hissini verir ve kişi kendini önemli hisseder. Bu da bireylerdeki mutluluğu artırır ve anlaşmazlıktan doğan çatışmaların da azalmasında büyük önem arz eder. Empati sadece anlaşılan kişi için değil empati kuran kişi için de önemlidir. Empatik becerileri yüksek olan ve bu sayede insanlara yardım edebilen, onları anlayabilen kişilerin de çevresi tarafından sevilme ihtimalleri artar.
EMPATİ VE EĞİTİM
Eğitim ortamlarının düzgün bir şekilde işleyebilmesi için kurumdaki herkesin birbirini anlaması gerekir. Öğretmenin öğrenciyi, velinin öğretmeni, müdürün veliyi anlamadığı bir ortamda yaşanabilecek gerginlikleri düşünün. Bu yüzdendir ki eğitim ortamlarında empati kurmak çok önemlidir. Birçoğumuz öğrencilik yıllarında ‘bu öğretmen ne anlayışsız bir kere beni dinlese anlasa’ demişisizdir. Öğretmenin öğrenciyi sınıf içinde takip etmesi, empatik olması eğitimin kalitesi açısından oldukça önemlidir. Tabiki öğrencinin de aynı şekilde öğretmenini anlaması. Bu durum sadece öğrenci ve öğretmeni değil tüm okul personelini, velileri de kapsamaktadır. Herkesin empatik bir anlayışa sahip olarak daha kaliteli eğitim ortamları yaratılabilir. Bu noktada da biz psikolojik danışmanlara önemli görevler düşmektedir. Okullardaki öğretmenlere, öğretncilere, yöneticilere, velilere bu konuda örnek olmalı ve üzerimize düşeni yapmalıyız. Çalıştığımız kurum neresi olursa olsun kurumdaki tüm kişilerle mutlaka empati hakkında seminerler, çalışmalar, etkinlikler yapmalıyız. Çünkü toplumu şekillendiren eğitimdir. İnsanların birbirini anlayabildiği ortamlarda gerginlikler azalır ve daha huzurlu bir ortam sağlanır.
KAYNAKÇA
Dökmen, Ü. (2013). İletişim Çatışmaları ve Empati. İstanbul: Remzi Kitapevi.
Girgin, M. (2012). Pedogojik Değerler. Empati. içinde(70-72). Ankara: Vize Yayıncılık.
Psikolojik Danışman Duygu GÖK