Bu insan için de böyledir.Dünyaya geldiği an itibarı ile fiziksel,zihinsel ve duygusal olarak diğerler canlılardan ve birbirlerinden farklıdır.Bu farklılığın en önemli nedeni;düşünen bir beyin ve bu beynin ürünü olan zeka...
Çocuklar küçük yaştan itibaren bazı zeka alanlarına eğilimli olurlar ve okul çağına geldiklerinde eğilimli oldukları zeka alanlarıyla aynı doğrultuda öğrenme yolları geliştirmiş olurlar.Her öğrenci farklı algılama ve anlama yeteneğine sahiptir.Olaylara birbirinden farklı yaklaşırlar ve problemlere farklı çözüm önerileri sunarlar.Her öğrencinin öğrenme şekli de farklıdır.
Geleneksel eğitim anlayışında öğrenme yolları sınırlıdır.İnsanların öğrenme kapasiteleri çok dar bir alanda değerlendirilir.Öğrenci ya sözel/linguistik ya da sayısal/ mantıksal zekaya sahip olarak kabul edilir.
Eski anlayışa göre zeka; doğuştan kazanılır ,sabittir,asla değiştirilmez ve geliştirilmez, niceliksel olarak ölçülebilir ,bir sayıya indirgenebilir.Böylece öğrencileri bir seviyeye göre sınıflandırmada ve gelecek başarını tahmin etmede kullanılabilir.
Klasik zeka tanımlamalarını rafa kaldıran Psikolog Howard Gardner'ın "çoklu zeka kuramı" eğitime yeni bir boyut getirmiştir.Eski zeka tanımlamaları tarihe karışmış,yeni anlayışa göre;bireyin kalıtımla birlikte getirdiği zeka kapasitesinin iyileştirilebilir,geliştirilebilir olduğu ,kişisel altyapının,kültürün,inançların ve çevresel imkanların zekanın gelişimi üzerinde etkiye sahip olduğu ortaya konmuştur.
Çoklu zeka teorisi tekdüze eğitim sisteminden kurtuluşun bir başlangıcıdır.Gardner ve bu konu üzerinde çalışan diğer bilim adamları zekayı sekiz türe çoğaltarak eski sistemi yıkmıştır.Bunlar;sözel-dilsel zeka, mantıksal-matematiksel zeka, görsel-mekansal zeka, bedensel-kinestetik zeka, müziksel-ritmik zeka, kişilerarası-sosyal zeka, kişisel-içsel zeka, doğa-varoluşçu zekadır.Bunlardan birine ya da daha fazlasına sahip öğrencilerin öğrenme yöntemleri de farklıdır.(Vural,2004)
"Eğer bir çocuk öğrettiğimiz şekilde öğrenmiyorsa, o zaman biz onların öğreneceği şekilde öğretmeliyiz."
I.N.Estrada
Sözel zekaya sahip bir öğrenci;yazarak ,okuyarak,konuşarak öğrenirken,matematiksel zekaya sahip öğrenci;sayılarla düşünerek,tümevarım ve problem çözme yöntemleriyle öğrenir.Görsel zekaya sahip öğrenci;çizerek imgeleri düzenleyerek, hayal ederek ,bedensel zekaya sahip öğrenci jest ve mimiklerini vücudunu kullanarak,dokunarak,müziksel zekaya sahip öğrenci;melodi ve ritim yaratarak,enstrüman kullanarak,sosyal zekat sahip öğrenci;işbirliği ve iletişim yollarını kullanarak,öze dönük zekaya sahip öğrenci;yoğunlaşarak,duygu ve düşünceleriyle,bireysel etkinliklerle,varoluşçu zekaya sahip öğrenci doğayı gözlemleyerek,inceleyerek öğrenmeyi tercih eder.
"Eşit olmayan insanlara,eşit davranmaktan daha büyük bir eşitsizlik olamaz."
Thomas Jefferson
Çoklu zekanın bilinmemesinden dolayı dil ve matematik dışındaki zeka türlerine sahip çocuklara gereken önem verilmiyor.Eğitimciler öğrencilerinin öğrenmelerini kolaylaştırmak için onların zeka alanlarını bilmelidir.Çoklu zekayı anlamak ve uygulamak öğrencileri tanımayı,farklı yönlerini keşfetmeyi,kendilerini geliştirmelerine yardımcı olmayı ve etkili öğrenmeyi beraberinde getirir. Bu teorinin uygulanması çocukların zeka yönlerini ortaya çıkaracak ve diğer yönlerini de geliştirip kuvvetlendirmelerini sağlayacaktır.(Çiftçi,2008)
Bu sistemde öncelikle ailelere,öğretmenlere ve biz psikolojik danışmanlara düşen iş;öğrencilerin zeka alanlarını keşfetmek ve öğrenmelerini bu zeka alanları yoluyla gerçekleştirmelerini yardımcı olmaktır.
Öğrencilerin zeka alanlarının belirlenmesinde kullanılabilecek yöntemlerden bazıları şunlardır: öğrencilerin olumlu ve olumsuz davranışlarını,boş zamanlarını gözlemlemek,öğrenciye ait ürünleri,belgeleri,ders notlarını,diğer öğretmenlerinin hazırladığı raporları incelemek,veli ve öğrenci ile görüşmek,anketler ve testler uygulamak.
Çoklu zeka teorisi çocukların sahip oldukları doğal ve gizli güçleri,potansiyelleri ve yetenekleri bulmayı onları geliştirmeyi hedefleyen bir eğitim felsefesi ortaya koyarak sadece sınav sonuçlarına odaklanmayan ,kendini gerçekleştirmeyi ve üretimi amaçlayan,tüm zeka türlerine önem veren bir eğitim sistemi geliştirmiştir.Bu sistem tek tip zekaya hitap ederek çocukları bir kalıp içine sokmak yerine ,öğrencilerin okula ve öğrenmeye karşı ılımlı bir tutum kazanmalarına başarıyı yakalamalarına olanak sağlar .
Kaynaklar; ÇİFTÇİ,Bestami,(2008),Öğretmen Odası Söyleşileri,Yasem Yayınları
VURAL,Birol,(2004),Öğrenci Merkezli Eğitim ve Çoklu Zeka,Hayat Yayıncılık
Büşra Sertkaya - Bülent Ecevit Üni