PDR: Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümü, büyük umutlarla kazanılan ama ilk yıl sonrasında ben “rehber öğretmen” olmam telaşına düşülen bölüm. Birinci senesinde sınıfın büyük çoğunluğu psikolog olma hayaliyle adım atıyorlar dört yılın sonlarına. Biraz öğrendikten sonra mevzuatı (Psikoloji Bölümü mezunlarına Psikolog, PDR Bölümü mezunlarına Psikolojik Danışman unvanı verilir.)

Klinik Psikolog Olmak İstiyorum!

Klinik Psikoloji’den yüksek lisans yaparım ben de klinik psikolog olurum telaşları. Ülkemizde 1-2 kişinin PDR mezunu olarak alındığı Klinik Psikoloji Master Programları için var gücüyle savaş. Okul notlarım yüksek olsun, ALES’ ten yüksek bir puan ve yeni adıyla YDS tabii ki de. Yüksek dil puanı. Peki, sonuç yüzde %90′ı son sınıfta KPSS öğrencisi ve büyük bir ihtimalle devlet kurumlarında “Psikolojik Danışman” daha doğrusu bölüm mezunlarının sevmediği isimle “Rehber Öğretmen”.

Bize Rehberlik Yapan Neden Yok?

Ben de Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümü mezunu bir meslektaşınızım. Bu yazının da yine büyük bir yaraya dikkat çekeceğine eminim. Çünkü üniversite yıllarımda kimse bana rehberlik yapmadı üstüne rehberlik okuyoruz. Ne büyük bir eksiklik. Ya da yapanları biz duymadık. Biz psikolog olacağız. Ruh Sağlığı ya da klinikte çalışacağız diye tutturduk.  Ama hep unuttuk değil mi ya da görmezden geldik biz ne Tıp (Psikiyatri) ne de Psikoloji okuyoruz. Sosyoloji ve Felsefe mezunlarının alanımıza istilasıyla savaşa dururken kendimiz başka bölümlerin alanını işgale uğraşmıyoruz aslında. Büyük resme geriden bakmanızı öneririm bu anlamda. Çünkü şu an ülkedeki okullarda “Rehberlik Servisleri” adı altında okul psikolojik danışmanları olarak bizlerin mesleğimize sahip çıkamadığımız apaçık ortada duruyor. Bence düşünmemiz gereken temel konu bu olmalı. PDR bölümlerinin açılış gayesi, eğitim bilimlerinde yer alması ve daha çok normal insanlara hitap eden bir bölüm olduğunu unutmamız gerekiyor. Bununla ilgili olarak öncelikle PDR bölümü olarak kendi meslek odamızı kurmak, kendi mesleğimizi savunmak ve yaşatmak zorundayız.

Alanımıza Sahip Çıkalım, Alanı Sahiplenelim

PDR bölümünün mevzuatlardaki tanımını yapmama gerek olmadığını düşünüyorum.  Alanımıza sahip çıkmak ve gerçekten sadece alanımızın gerçek amacına hizmet etmesini ve bu anlamda ülkede tanıtıcı faaliyetlerin yoğunlaştırılmasını istiyorum. PDR okuyan öğrencilerimizin özellikle bunu yapmasını bekliyorum. Psikolojik Danışmanlar olarak okullarda, rehberlik araştırma merkezlerinde, şirketlerde, adliyelerde, emniyette, askeri kurumlarda, özel kurumlarda, özel psikolojik danışmanlık merkezlerinde, sosyal hizmetler alanında, aile danışmanlığı merkezlerinde aktif olarak çalışabiliyoruz.

Biz Ne Psikoloğuz Ne De Psikiyatr

Unutmamız gerekir ki sosyolog ya da felsefeciler nasıl bir “Psikolojik Danışman/Rehber Öğretmen” değilse biz de ne psikologuz ne de psikiyatr. Ki aslında bu da bizim lehimize işleyen bir durum farkında bile değiliz. Biz psikolog olmak için uğraşırken, işletme, iktisat mezunları olsun diğer birçok bölüm şirketlerde pdr mezunlarının yapabileceği işleri yapıyorlar. Alanımız tamamıyla istilaya uğruyor bu durumda.  PDR bölüm mezunu olarak gerçekten mesleki değerlerimize sahip çıkarak hareket edersek alanımızın her köşesinde biz yer alacağımıza ve büyük bir gelişme kat edeceğimize inanıyoruz. Gerçekten maddi imkânlarımız iyi olsun diyorsak da bu söylediklerimin peşinde gitmemiz önemli. Biz psikiyatr ya da psikolog değilsek, klinik psikolog da değilsek (yüksek lisans yapmadığımız sürece) bir toplumun %10 ‘unu belki daha azını oluşturan bir kesimle çalışmak var bir de bizim bölümümüzün kurulma amacı olan %90′lık bölüm yani normal kategorisine aldığımız insanlara yardım etmek var. Her zaman pastanın büyük kısmından daha çok pay sahibi olabiliriz. İşte biz tam olarak buradayız. Burada olmamız gerekiyor.

PDR En Avantajlı Bölüm

Alanımıza gerçekten sahip çıkmak alanımızı kabul etmekle olur bunu unutmayalım. Gerçekten hangisinde daha çok maddi doyum sağlanır bunu da ihmal etmeyelim: %10 mu %90 mı? Psikolojik Danışmanlar olarak okullardaki mevzuatımız bile bunu gerektirmiyor mu? Müşavirlik görevi.

Nerelerde Çalışabiliriz?

Özel eğitim konusunda RAM’a yönlendirmek, sınıf rehber öğretmenlerine müşavirlik yapmak, okul özel eğitimi birimi ile idare ile müşavirlik yapmak, bizi aşan psikolojik sorunlarda hastaneler, psikologlar ile müşavirlik yapmak gibi. Bizim görevimiz gerçekten normal kategorisine koyduğumuz insanlara yardım etmek ve bu alanda ilerlemek iken neden başka alanlara kaymaya çalışıp mesleğimizi kaybediyoruz. Bugün ülkemizde koçluk mesleğini yürütenlerin çoğu başka alan mezunları ve bizim mesleğimizin hitap ettiği büyük bir alanı ilgilendiriyor. İnsan Kaynakları yine öyle. Şirketlere hizmet içi eğitimler düzenleyenler yine öyle. Psikolojik Danışmanlar olarak neredeyiz peki. Ne klinikteyiz ne de okullarda beklenilene cevap vermekteyiz. Biz neredeyiz sahiden.  Psikoloji okuyan bir kesim var, psikiyatr okuyan bir kesim varken neden psikolojik danışmanlar olarak kendi alanımızı benimseyip ülke çapında alanımızın ismini herkese duyurmak ve kabul ettirmek istemiyoruz. Kendi alanımıza istilaları önlemenin en güzel yanı daha çok gelişmek ve daha çok uzmanlaşmaktır. Tabi “Psikolojik Danışman” kimliğimizi kaybetmeden.

Ömer GÜMÜŞOĞLU

Psikolojik Danışman

www.aktuelegitim.com

www.facebook.com/dergipdr