PDR OKUMAK İÇİN DOĞRU KİŞİ MİYİM?
Psikolojik Danışman Hasan ALTUNÖZ kaleme aldı.
PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK (PDR) OKUMAK İÇİN DOĞRU KİŞİ MİYİM?
Psikolojik destek çağımızın en önemli, kaçınılmaz ihtiyaçlarından biri haline gelmiştir. Bununla beraber, ülkemizde, eğitim alanında psikolojik yönden desteklenecek ve rehberlik hizmetlerini alabilecek bilinçli öğrencilere ve bireylere duyulan ihtiyaç gitgide artmaktadır. Tam bu noktada sorumluluk alacak, ihtiyaca cevap verecek kişiler ise Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmenlerdir. Bu kritik alanda yetişmek ve geleceği kuşanmak isteyen genç adayların da taşıması gereken özellikleri 4 ana başlık altında sizler için toparladım. Bu maddeler ışığında öğrencilerimiz Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümlerini seçmeli, üniversitelerimiz bu süreçte hassasiyetle psikolojik danışman yetiştirmeli ve devletimiz ise kamu ve özel alanlarda bu mesleğin verimli ve doğru kişiler tarafından yapılmasına, yetiştirilme amacına uygun şekilde istihdam edip, çalıştırılmalarına özen göstermelidir. Şimdi başlıklarımıza bakalım.
1- Kendisiyle Barışık Olmalı:
Kendisiyle barışık olan PDR'ci, rehberlik ve psikolojik danışmanlık hizmetini sunduğu kişiler üzerinden kendisini görür. Kendisine getirilen sorunu, yaşantısı ve çevresindeki kişilerin yaşantısı ile eşleştirerek somutlaştırır. Ama kendisi ile barışık olmayan bir PDR'ci kendi dehlizlerinde kaybolmuş birisidir. Bireysel sorunlarının üstesinden gelemediği gibi danışanına karşı da sabırlı olmaz. Kendisinin üstesinden gelemediği problemlerle yüzleşmesi, yüzleşmek zorunda kalması hayata karşı iyice öfke dolu olmasına neden olabilir. Bu sebeple kendi ailesini ve içinde doğup büyüdüğü çevreyi anlayıp kabullenemediği için, Psikoloji ve PDR okuyan kişilerin sayısı hiç de az değildir. Bu tip kişiler narsist kişilik bozukluğu tanısının birçok özelliğini taşımaktadırlar. Hatta bana bir kadın doğum uzmanının; aile danışmanlığına başlama sebebinin kendisine Narsist Kişilik Bozukluğu tanısının konulması olduğunu ve bu yönünü aile danışmanlığı(!) yaparak boşaltım sağladığını belirtmiştir.
2- İyi Bir Hitabet ve İkna Yeteneğine Sahip Olmalı:
Psikolojik Danışma'nın en önemli unsurlarından bir tanesi de sizin karşınızdaki kişiyi doğru anladığınızı ve etkin dinlediğinizi hissettirmenizdir. Kişileri anlamak, problemlerini çözümlemek, yol haritaları çıkarmak yeterli değildir. Eğer danışan/öğrenci anlaşılmadığını hissettiği andan itibaren bir sonraki görüşmeye gelmeyecektir. Bu sebeple iyi bir PDR'ci karşısındaki bireyi anladıktan sonra iyi bir hitabet yeteneğiyle, danışanın anlaşıldığını hissettirebilmeli, o güven duygusunu verebilmelidir. Kısacası un, yağ, şeker ve suyu bulduktan sonra bunlardan iyi bir helva yapmayı bilmelidir.
3- İyi Bir Dinleyici ve Gözlem Yeteneğine Sahip Olmalı:
Psikolojik Danışmanlık ve Rehberliğin temelini gözlem oluşturur. Bunun için başta iyi bir dinleyici olmak gerekir. Psikolojik Danışman danışanını dinlerken, danışanın alanına girmeden, etkisi altında kalmadan problemi analiz etmelidir. Gözlem yeteneği sayesinde, bireylerin benzeri durumlarda verdiği tepkilerin ayrımına ve benzerliğinin farkına varır. Benzer olaylardaki kullandığı yöntem ve teknikleri geliştirerek danışanlara daha etkili hizmet verir
4- Araştırmacı, Çalışkan ve Sabırlı Olmalı:
İyi bir PDR'ci yeniliklere ve gelişmelere açık olmalıdır. Üniversitede öğrendiği bilgilerle yetinmemeli, alanıyla ilgili kitaplar okumalı, dergileri takip etmeli, konferans ve sempozyumlara gitmeli, kendini geliştirecek kurslara katılmalı, sertifikalar almalıdır. Çalışkan olmalı, alanıyla ilgili sürekli yeni projeler üretmeli, çevresindekileri motive etmelidir. Ve tüm bunları yaparken sabırlı olmalı, adım adım gitmelidir. Sorun odaklı değil çözüm odaklı olmalıdır.
Şunu belirtmeden geçemeyeceğim psikolojik danışmanlık ve rehberlik servisleri asla yan gelip yatma yeri değildir. Hiç bir meslek grubunda kimseyi yan gelip yatırtmazlar. Bu sebeple mesleğinin öneminin farkına varmamış ve görev sorumluluklarının farkında olmayan psikolojik danışmanlar, angarya işlerle meşgul edilmeye ve görevi dışı işleri yapmaya mahkûm edilmektedir. İşini iyi bilen rehberlik öğretmenin zaten angarya işleri yapmaya vakti kalmaz. Bu sebeple "Rehberlik Öğretmeni rahatmış, odası varmış, hiç derse girmeyip akşama kadar balık, çiçek bakıyormuş" diye düşünerek kesinlikle tercih etmeyiniz.
Not: Bu yazı benim Dergi P.dr sitesinde ilkyazım olup, bundan sonraki dönemlerde de PDR bölümüne ve eğitim alanına, sınav sistemlerine yönelik yazılar yazmaya inşallah devam edeceğim. Ayrıca bu site üzerinden köşe yazarlığı teklif edip, sizlerle buluşmamı sağlayan Dergi P.dr yönetimine teşekkürlerimi sunmak isterim. Bir sonraki yazımızda görüşmek dileğiyle huzurlu kalın.
Dergi p.Dr. Notu: Biz de hocamıza, hem youtube vidyo paylaşım sitesindeki kişisel çabaları ve çalışmaları, hem de teklifimizi kabul edip yazılar yazmaya başladığı için teşekkür ediyoruz. :)
Hasan ALTUNÖZ
Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen
25.07.2017
Bu haber toplam 14182 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.