AHMET BURAK ÇÜRÜK
Özgül Öğrenme Güçlüğü
ÖZGÜL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ
Engelli çocuklar arasında en büyük grubu öğrenme güçlüğü olan çocuklar oluşturmaktadır. Genel olarak okul çağı nüfusunun %4’ünde öğrenme güçlüğü olduğu kabul edilmektedir. Öğrenme güçlüğü farklı şekillerde tanımlansa da genel olarak bu öğrencilerin temel özelliğinin zihinsel kapasiteleri ile akademik başarıları arasındaki belirgin fark olduğu kabul edilmektedir.
Öğrenme güçlüğü ‘’dinleme, düşünme, konuşma, okuma, yazma, heceleme ve matematik işlemleri yapmada yeteneği etkileyen; konuşmanın, okuma ve yazmanın yapılamaması ya da anlaşılmaması ile ilgili psikolojik süreçlerden bir ya da birkaçındaki bozukluk’’ olarak tanımlanmaktadır.
Öğrenme güçlüğü olan çocukların belirlenmesinde farklı yöntemler kullanılabilmektedir. Bunlardan yaygın olanı çocuğun standart zeka testleri ile belirlenen zihinsel gelişimi ile standart akademik başarı testlerinden elde edilen başarı puanı arasındaki farkı temel alan yöntemdir. Eğer çocuğun standart zeka testi puanı ile standart akademik başarı puanı arasında 23 ya da daha fazla standart puan varsa, özel eğitime gereksinim olduğu kabul edilmektedir.
Özgül öğrenme güçlüğü olan çocuk sınıf ortamında nasıl farkedilir ?
Öğrenme güçlüğü olan çocuklar sınıf ortamlarında iki temel özellikleri ile öğretmenin dikkatini çekerler. Bunlardan birincisi, öğrencinin birçok şeyi yapabilecek kapasitede görünmesi ancak bazı akademik alanlarda çok ciddi güçlük yaşamasıdır. Bu, beklenen başarı ile var olan başarı arasındaki farktır.
İkinci özellik ise gelişim alanlarında gözlenen performans farklılığıdır. Örneğin bir öğrenci matematikte başarılı olduğu halde Türkçe derslerinde başarısı belirgin derecede düşük olabilir. Bunlara ek olarak öğrencilerin çoğunluğu hafıza, dikkat ile ilgili problemler yaşamakta; bu problemler zihinsel becerileri normal ya da normalin üstünde olduğu halde akademik becerilerde başarısız olmalarına yol açmaktadır. Konuşulanları anlama, fonoloji ve iletişim boyutlarında güçlük çekmekte, kendilerini ifade etmede karşılaşılan güçlükler, öğrenme güçlüğü olan çocukların bir diğer özelliği kabul edilmektedir. Bireylerin yaklaşık %50’sinde dil ve konuşma problemleri görülmektedir.
Özgül öğrenme güçlüğünün ortaya çıkmasının nedenleri nelerdir ?
Öğrenme güçlüğüne neden olan özel nedenler bilinmemekte ancak genel olarak bu problemin beyin işlevlerine bağlı olarak ortaya çıktığı düşünülmektedir.
Organik, genetik ve çevresel faktörlerin öğrenme güçlüğüne yol açan olası faktörler olduğu açıklanmıştır. Kötü beslenme, alkol, sigara, kokain gibi maddeler ve prematüre (Dokuz ay on günlük hamilelik süresinden daha erken doğan) ya da post mature (Hamilelik süresinin dokuz ay on günden fazla sürdüğü durum) olmanın öğrenme güçlüğüne yol açan çevresel faktörler olduğu konusunda çeşitli söylemler bulunmaktadır.
Öğrenme güçlükleri, okumada, yazmada ya da matematikte güçlük olmak üzere farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Bazı çocuklar sadece bir alanda yetersizlik gösterirken, bazılarının birden fazla alanda yetersizliği olabilir. Öğrenme güçlükleri olan çocuklarla çalışırken öğrenmeyi öğretmek temel amaç olmalıdır. Öğretim sürecinde sosyal beceriler üzerinde de odaklanılmalı ve hem okul hem de evde var olan sosyal becerileri ödüllendirilmelidir.
KAYNAKÇA: Sucuoğlu, B. , Kargın, T. (2012). İlköğretimde Kaynaştırma Uygulamaları. S.86-89
Ahmet Burak ÇÜRÜK
Bu yazı toplam 5797 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.